Ulusların tarihlerinde dönüm noktalarını ve atılımlarını simgeleyen isimler vardır. Karabük, Türk ulusunun tarihinde yer alan, işte bu ışıltılı isimlerden biridir. Karabük adının Türkiye'nin yazgısında görev üstlenmek üzere saptandığı ve işitilmeye başlandığı yıllar, Cumhuriyetin gençlik yıllarıdır. Büyük kurtarıcı ve kurucu Atatürk, her biri başlı başına "devrim" yaratan kararlarından bir yenisini daha verir. Türkiye sanayileşecek ve sanayileşme "ulusal" bir nitelik taşıyacaktır. Modern Türkiye'nin endüstriyel atılımlarına öncülük edip temel oluşturacak entegre demir çelik tesisleri, en uygun yerde ve koşulda süratle kurulacaktır.

Büyük Önder'in, bütün bir ulusun da özlemini yansıtan bu kararı, O'nun sağlığında hayata geçirilir.

Ülkemizde demir çelik sanayisinin kurulmasına yönelik ilk girişimlere İktisat Vekâleti tarafından 1925 yılında başlanmıştır. Bu amaçla Avrupa'dan getirtilen uzmanlara madenlerimiz  incelettirilmiş, 29 Mart 1926 tarihinde ise demir sanayisinin tesisine dair ilk kanun resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Ancak demir çelik sanayisinin kuruluşuna yönelik 1932 yılına kadar aralıklarla süren çalışmalardan netice alınamamış, 1932 yılında ise yabancı uzmanlara yeniden inceleme ve araştırma yaptırılmıştır. Demir Çelik sanayisinin kuruluş yerinin saptanması ve diğer sorunlarının incelenmesi için ise Sümerbank ve Erkan'ı Harbiye temsilcilerinin ortaklaşa yürüttükleri çalışma ile gerekli koşullar her yönüyle araştırılmış ve Türkiye'nin ilk entegre demir- çelik sanayinin; maden kömürü havzasına ve sahile yakınlığı, demiryolu güzergahında bulunuşu, jeolojik bakımdan ağır endüstrinin kurulmasına elverişli olması ve stratejik uygunluğu nedeniyle 13 hanelik Karabük Köyü'nde kurulmasına karar verilmiştir. Tesislerin yapımı ise, 10 Kasım 1936 tarihinde İngiliz Hükümeti ile imzalanan 2,5 Milyon Sterlinlik kredi anlaşmasına dayalı olarak H.A.Brassert Firmasına ihale edilmiştir. Karabük'teki Soğanlı ve Araç çaylarının arasında yer alan geniş çeltik tarlaları üzerine kurulacak Türkiye'nin ilk entegre demir çelik tesisinin temeline ilk harcı, 3 Nisan 1937 tarihinde dönemin Başbakanı İsmet İnönü koymuş ve böylece ülkemizde çeltik tarımından çelik sanayine dönüşüm başlamıştır. Temele konan bu ilk harçtan sadece bir yıl sonra 1 Mart 1938 yılında makine montajlarına başlanılan Karabük Demir Çelik Fabrikaları, Türk mühendis, teknisyen ve işçilerinin üstün çabaları sayesinde 2 yıl gibi kısa bir sürede tamamlanarak, 6 Haziran 1939'dan itibaren peyderpey işletmeye alınmıştır.

 

1950 li yıllara gelindiğinde ise Türkiye,Anadolu’nun dört bir yanından Karabük Demir-Çelik fabrikalarına işçi olarak gelen,ancak Fabrikanın bir çok fırsatlar yarattığını gören o güne kadar sanayi ile karşılaşmamış bazı genç girişimcilerin tarih yazdığına şahit olacaktı.Bu gençler kurudukları, o yıllar için çok büyük bu gün için ise küçücük haddehanelerde Demir-Çelik fabrikalarından aldıkları hammaddeyi (Kütük demir)yine fabrikadan aldıkları kok kömürlü tav fırınlarında tavlayarak inşaat demiri üretmeyi başardılar ve ülkemizin imarında pay sahibi oldular.Biraz tarih bilenler bu hikayenin Türklerin Orta Asya dan çıkış destanı ile benzerlik taşıdığını fark edeceklerdir.Haddehaneler yıllar içinde gelişme kaydetmiş ve 1980 li yıllardaki ihracat hamlesinde de pay sahibi olmayı başarmışlardır.Olayın bir başka boyutu ise bu tesisler  tamamen girişimcilerin öz sermayeleri ile kurulmuştur.1990 lı yıllarda sayıları 53 Haddehaneye kadar çıkmışsa da bugün 22 haddehane ayakta kalabilmiş bunların da 16 tanesi üretim faaliyetlerini sürdürmektedirler.Bunun başlıca ve en önemli sebebi bizlerin Karabük’te varoluş nedeni olan Demir-Çelik fabrikalarının yeterli hammadde verememesidir.diğer önemli bir sebep ise limanlara uzak oluşumuz nedeniyle ilave navlun ücretleri bizlerin rekabet şansımızı olumsuz etkilemesidir ki bu olumsuz koşullar nedeniyle Karabük’ü terk ederek limanlara yakın illere göç eden meslektaşlarımızdan en az 10 tanesi bu gün Türkiye’nin ilk 500 şirketi arasındadır ve biz bu meslektaşlarımızla gurur duyuyoruz.

 

Demir-Çelik kültürünün yoğun olarak yaşandığı bir kent olarak Demir-Çeliğin Başkentidir  Karabük. 2023 hedeflerinin yakalanması noktasında Zonguldak Filyos havzasında gerçekleşmekte olan proje içinde yer almak suretiyle Dünya ile rekabet edebilir bir seviyeye gelebilmek hayalimiz ve sevdamızdır.   

 

Pehlivan BAYLAN

Yönetim Kurulu Başkanı